Sevgi o kadar karmaşık bir duygudur ki balta girmemiş bir ormana benzer. Aslında sevginin birçok yolu vardır aynı o ormandaki farklı bitki türleri gibi. Peki ne bu bitkiler? Hangilerini gerçekten hissederek yaşarız ki ? Ailemize olan o doğumdan itibaren gelen sevgi ile arkadaşlarımıza olan sevgimiz tamamen farklıdır. Çünkü ikisi de farklı şekillerdedir. Ailemize bazen kızsak öfkelensek de onları hep severiz aynı yapraklarını dökmeyen bir ağaç gibi. Arkadaşlarımıza ise bir olaydan sonra azalabilir sanki sonbaharda sararan yapraklar gibi.
Aşk? O niye diğerlerinden daha karmaşıktır ki, sonuçta o da aynı ormanda. Basit bir hoşlantıdan niye farklı olsun ki… Sanırım yaşanmadan asla bilinemez. Ama aşk sadece birine karşı açıklanamaz duygular beslemekten ibaret değildir. Aslında bir sürü şeye aşık olunabilir: Bir kitap, film, bir şarkı…
Diğerlerine kötü gelen bir kitabın bizi kendine bağlayabilmesini ancak bir beyin oyunu olarak açıklayabiliriz. Bu da ormanın içinde yolumuzu kaybetmemize yol açar.
Sevmek ne kadar önemliyse sevilmek de o kadar değerli. Birine beslediğin olumlu duyguların karşılıklı olduğunu öğrenmek ne kadar da heyecanlandırır insanı. O yüzden sevdiğini hissettirmeli insan her sabah annemizin yanağına bir öpücük kondurmalı arkadaşlarımıza her sabah gülümseyerek günaydın demeliyiz. Sevgi, sevildikçe güzelse bilmeli karşıdaki sevdiğimizi. Ancak o zaman ormanda yolumuzu kolayca buluruz.
DEFNE AYDIN
ODTÜ GV İZMİR OKULLARI
8/A SINIFI ÖĞRENCİSİ